6 Kasım 2009 Cuma

sen hiç farketmeden kalp kırmadın mı?


dün bir yanlış anlamayla kalp kırdım özür diledim umarım özürüm kabul olmuştur çünkü şöyle bir laf vardır "dal rüzgarı affetmiş ama kırılmış bir kere" bir de derler ki "insan ney gibi 9 boğummuş, ağzından laf çıkmadan önce her boğumda tartmalıymış"


bu arada eski bir dostum da hiç beklemediğim anda mesaj attı bana ve kaldığımız yerden devam edebildiğimizi gördüm -demek yatağı sıcak tutacak bir şey verebilmişiz nefesimizden-


"asıl gerçek oldum olası gerçekdışıdır" demiş Kafka ne güzel demiş platonik aşklarımdan sözederken evli değil misin sen diyen sorusuyla karşılaşmıştım, hepimiz platoniğiz, hepimiz biseksüeliz, sadece diğer cinsiyetimizi daha geriye iteriz


küçük bir öykü şimdi de kabuk üzerine


KABUKLU
21 yüzyıllık “cüzzamlı, aidsli ve eşcinsel bakışları” vazoya koydum. Üstelik en yakınlarımın... Bu “çirkin ve naylon çiçekler” cahil kokularıyla korkunç zavallıydılar.

Hiç çıkarmayacaktım -onlara inat- ama ilk gündü ve sağa yatmaya alışkın olduğumdan canımı acıtmıştı. Çıkarıp, komidine koydum küpemi.


Hiç yorum yok: