30 Eylül 2010 Perşembe

Yazmak, Yaşamak, Paylaşmak...

"...tarihte "yazı icat oldu" ya hani, bence yazıyı icat eden kesinlikle bir şairdi.. artık dayanamadı ve yazıyı icat etti..." U.G.

Bir ağaca bakarsın, kaldırımda harcın arasındaki midyeye, bir filme, üzerine panzer yürüyen bir gruba, gazeteye bakarsın, aynaya bakarsın, kanserli akciğerinin rontgen filmine, prospektüse, aldığın hediyeye, falına, attığın çöpe...

Dokunursun: bir heykelin saten tenine, köpüğe, üzerinden tekerlek geçmiş bir kediye, kütüphanede tozlu ciltlere, anneannenin yüzü örtülmeden önce eline, incitme korkusuyla yeni doğmuş bebeğine, içi boş cüzdanına, çelik kapıya, silaha, bıçağın ağzına...

Koklarsın: depremden sonra sokakları, annenin pişirdiği böreği, İzmir'de yasemen kokulu bir sokağı, başkaları için sele kapılan azgın Kurbağalı Dereyi, yeni aldığın kitabı, önünden geçen bir kadının parfümünü, ustanın ter kokusunu, girdiğin fırını, seni aldattığından şüphelendiğin sevgilinin gömleğini...

Okursun, bakarsın, baktığını görür, düşünürsün, koklarsın, dokunursun, acı çekersin, mutlu olur, etkilenirsin kısacası birikirsin.
Öyle birikirsin dolarsın, dolarsın ve taşasın gelir. Paylaşmazsan biriktirdiklerine ihanet etmişsindir. O kediye, kanserden acı çeken tüm insanlara, heykeltraşa, anneannene...

Nasıl paylaşırsın? Yazarsın, çizersin, anlatırsın, vakıf kurarsın, bir manifestoya imza atarsın, köşe yazarına yorum yazarsın, filme eleştiri, bağışta bulunursun, beste yaparsın, dans edersin, mezar ziyaretine gidersin, kütüphaneye kitap bağışlarsın, kurs düzenler eğitim verirsin gönüllü, blog tutarsın, şiir yazarsın, şarkı söylersin, bir halıya ilmek atar, bir kazak örer bir motif uydurursun. Bir eser bırakırsın geriye.

Kendini ifade edersin böylece. Başkalarını kendi bilinç düzeyine yaklaştırmak, aynı acıları çekmesinler, aynı hazzı alsınlar, düşünsünler ve değişsinler diye bencilce veya sosyal sorumluluk bilinciyle içindekileri paylaşırsın. Paylaştıkça çoğalırsın. Çoğaldıkça mutluluk tarlanı çiçekler kaplar.

"Dur ve düşün!" demektir eylemin. "Hissettin mi sen de?" diye insanca sormak, düşündürtmektir. Düşündürtmemeye çalışanlara inat, ayakta kalmak için.

Hiç yorum yok: