30 Mart 2010 Salı

THE KING IS NUDE!



















King'i soydum arkadaşlar! Hem de gönüllü. Sosyal sorumluluk projelerinde ücretsiz soyunurum diyen King'i çıplaklığa ikna etmek zor olmadı. Bu röportajın gelirleri TGD'ye bağışlanacaktır.

King, sorularım karşısında öyle çıplak hissetti ki kendini, hiç kimse bana bunları sormaya cesaret edememişti gel seni öpüjeem dedi. Öptürmedim tabii... Tatlı Sıpası sonra gelip beni dövsün mü?

King'in başındaki karizmatik haleye çok dokunmamaya gayret ederek mümkün olduğunca insani sorular hazırladım. (Sanki diğerlerine hayvani sordum:P)

1-Dünya turuna çıktın, coğrafi doğrusal bir seyir izlediğin halde hangi ülkeyi pas geçerdin? Niye? Batıyo mu sana? Nesi batıyo?

Uzakdoğu. Hiç ama hiç ilgimi çekmiyor o kültür. Aslına bakarsan yolum düştü o taraflara bir kaç kez. İple çekmiştim bitsin artık diye. Beni Akdenize koyacaksın. İspanya, İtalya, Portekiz. Beş yıl sonra filan gelip al, gıkım çıkmaz.

2-Hayatında yer alan şeylerin özellikle hangilerinin markasız olması daha çok hoşuna gider? ABD ve Avrupa'daki gibi 2. el eşya alıp kullanabilir misin? Evde 2. el olan bir nesne söyle. Ya da dur söyleme ben bileyim. Bilemedim:(

Eski, yıpranmış t-shirt ve sweat giymeyi çok severim. Bedenime hafifçe oturan gömlekleri de. Kardeşimden çok otlanırım. Alışveriş yaptığım belli mağaza ve markalar var açıkçası. Bedenime göre bulmak her zaman çok kolay olmuyor. Erkekler için Türkiye'de ikinci el olayının oturduğuna inanmıyorum.
3-İyi bir sekse eşdeğer görebileceğin yaşadığın veya yaşayacağın ne tür bir deneyim olabilir? Zorla bakalım? Yok demek yasak!

Sex çok özel bir yerde duruyor benim hayatımda. Herşeyi yaşadım bitti durumum kesinlikle yok. Spontan gelişen , aleni flörtler beni felaket tahrik ediyor. Partnerim yanımdaysa devam ederim de yalnızsam dur diyorum kendime.

4-Öve öve bitiremedikleri bi kitabı aldın. Yazar da takdir ettiğin biri. Ne olursa okuma isteğin kaybolur? Tüyo: Yazım yanlışı, cinsiyet ayrımcılığı teması, ticari zihniyet, diyalogsuz uzun metinler, didaktik dil?

Neye çıldırıyorum biliyormusun? Fikir aşılamaya çalışan ucuz kitaplara. İki ucu boklu değnektir böyle kitap yazmak. Ve adam öyle hazırlıksız girişmiş ki bu işe; Bir paragrafta ailenin kutsallığından bahsediyor diğerinde tüm erkekler çok eşlidir aile kurmak onların neyine diyor.

5-Öylesine gittiğin bir film hatırlamanı istiyorum. Çıktığında seni allak bullak etmiş olsun. Hah buldun galiba. Nesi etkiledi bu kadar?

Hiç öyle ağır filmlerden birini yazıp hava atacağımı sanma. Tek isim geliyor aklıma; Great Expectations. Gwyneth Paltrow, Ethan Hawke 1998. Neyimi etkiledi hımm sanırım müziği. Defalarca dinledim.

6-Tesadüflere inanır mısın? Tesadüflere göre rotanı şekillendiri misin? hadi bi güzellik yap da bize, tesadüfen hayatına giren güzel bişii söyle, woaaw diyelim.

Kesinlikle Sıpa'mla tanışmam. Çok beğenirdim onu: Fetişimdi, o derece. Bir türlü yazıya dökemediğim önceki ilişkimi bitirdikten hemen sonra çıktı karşıma. Sonra kulağıma neler geldi ölürsün gülmekten. Meğer Sıpa'm benimle beraber olmayı o kadar istermiş ki adak bile adamış. Kısmet işte.

7-Woaaw! Zamanda geri gitsen neyi değiştirirdin? Hadi ola ki değiştirdin? Sorumluluğunu alabilecek misin?

Kim istemez. Dün akşam yine benzer rüyalarımdan birini gördüm. Çocuktuk hepimiz ve yokuş yukarı o çayırdan koşuyorduk. Otlar yeni kesilmişti ve mis gibi kokuyordu. "Oh" dedim kendi kendime." Her şey aynı". Sanırım meslek seçimimi yeni baştan yapardım Karamel. Kesinlikle mimar olurdum. Çok iddialı bir mimar hem de. Hun Tümertekin gibi, Emre Arolat gibi. Girişimci yanımı kreatif bir meslekle tamamlamak isterdim.



8-Evrensel duyguya en yakın olduğun zamanlar ne zaman? Ne zamanlarda bir dünya vatandaşı gibi görüyor, evrenle bütünleşiyorsun?

Şüpheciyimdir, kolay atlamam. Ama yardıma gerçekten ihtiyaç duyan bir insan karşıma çıkarsa düşünmeden elimden geleni yaparım. Yüzünde ki o ifadeyi görünce, yada bir "sağol abi" duyunca dünyaya gelme amacım bu diyorum.

9-Herşeyden kaçıp gitme isteği duyduğun oluyor mu? Kaçsan nereye sığınırsın?

Deniz kıyısında, insan kalabalığından uzak bir yer. Ya da New York. Bu acayip şehirde kendini yalnız hissetmediğin gibi (çünkü herkes senin gibi arıza) kendini onarıp geri dönersin. Bu arada zırt pırt oraya giden bir adam değilim yanlış anlaşılmasın. Sordun söyledim.

11-Geldik fear factor sorularına... Tuvalete manevi değeri olan bir şey düşürsen alır mısın? Nedir o?

Manevi olmasına gerek yok. Maddi değeri olsa da alırım. Yeter ki hayatımda yer tutmuş olsun. Cep telefonum düşerse kesin almam. Nefret ediyorum ondan.

12-İrade zaafiyeti göstereceğin derecede yakınlaştığın bir kişi oldu diyelim, gecenin bir yarısı uygun bir ortamdasınız ve ilk hareket ondan geliyor, o an sonradan pişman olacağını hissedip ona ne dersin kırmamak için? Yine de kırılırsa nasıl telafi edersin?

Bunu bizzat yaşadım. Utanç içindeyim ama yaşadım. Engellenemez bir noktaya geldik. Elleri düğmelerime uzandığında onu durdurdum. Sırtına hafifçe dokundum. Hırçınlaşmasını engellemek için sarıldım. İyi geldi sanırım. Konuşmadan hallettik.

13-Tuvaletin kapısını açtın ve içeride iş arkadaşını uygunsuz vaziyette gördün diyelim. O günden sonra onunla ilgili tutumun ne olur? Onun seni uygunsuz vaziyette görmesi daha mı rahatsız edici? Karşılaştırmalı olarak anlatınız:P

Çok rahat hissettirirdim onu. Bu konuda anlayışım sonsuzdur. Aynısı benim başıma gelse işten atılması için elimden geleni yapardım.

14-Şaşı insanlarla(beni affetsinler) konuşurken nereye bakarsın? Bakarken neler hissedersin? Gerginliğini örmek için ne yaparsın?

Tek gözüne odaklanır öyle konuşurum. Karşımda tek gözlü biri var gibi konuşunca mesele çıkmıyor. Tecrübeyle sabittir.

15-Yaratıcı zekaya şapka çıkarırken ikiyüzlü olarak içinde filizlenen bir duygu olur mu? Küçümseme? Kıskanma? Mutlaka bir kulp bulma? Cinsel bir fantazi kurma?

Aynı ekipteysek müthiş keyfi duyarım. Bak çok samimiyim ben ekip ruhuna çok inanan bir adamım. Ama rakip taraftaysa vodoo büyüsü yap deseler yaparım. Mutlaka ki özenme oluyor Karamel. Ha oluyorda no'luyor ? Aynı yaratıcılığı gösteremiyorsam mutlaka gider tebrik ederim.

16-Son derece homoerotik bulduğun bir olay, kişi, eser var mı?

Olmaz mı var tabii. 55-58 model plymouth ve chevrolet kasalarını, taraklı ve temiz erkek ayaklarını, 1.75 civarı tıknaz bedenleri, gamzeli yanakları, ince ayak bilekleri olan kadınları, kumral saçları, ela gözleri, İlhan Koman'ın Akdeniz heykelini, kaslı gergin baldırları, kalçaya iyice oturan jean pantolonları, gri yada lacivert eşortman altından görünen slip izlerini müthiş çekici ve erotik bulurum.

17-Üstüste çok kez dinlediğin halde sonradan soğuduğun bir parça var mı?

Modern Talking , Chery Cherry Lady . Dayanamıyorum bir yerlerden kulağıma çalınmasına. Beyaz çorapla siyah mokasen ayakkabıyı beraber giymenin havalı sayıldığı bir dönemdi. Aman diyim.

18-Fetişe çalan bir yüceleştirme var mı hayatında? O boyuta gelmese de hissettiğin?

İnsan olarak mı soruyorsun yoksa bir obje olarak mı anlamadım. Ama, yaş farkı olan çiftlerin uyum içinde hayatlarını sürdürmelerini gayet çekici buluyorum. Fiziksel görünümünü koruyan bir adamın, tecrübesiyle genç partnerini koruyup gözetmesi , onu bilgilendirmesi karşılıklı hayatı keşfetmeleri çok özel. Kadın ya da erkek farketmiyor benim için.

19-En son neye ağladın? Herkesin ağlayıp da senin ağlamadığın bir şey var mı?

Babam ve Oğlum'u izledim tekrar . Çetin Tekindor'un oynadığı yaşlı adam tiplemesi beni dağıtıyor. Sıpa'mın film izlerken duygusal sahnelerde gözlerinin sulandığı her an gülmeye başlıyorum. Bu konuda hiç uymuyoruz mesela.

20-Bazen çok güzel bazen çok çirkin görünen ama özünde güzel veya yakışıklı bulduğun biri var mı?

Aslında evet var. Basketçi bir çocuk. Benden bir kaç yaş küçük. Sporda karşılaşıyoruz. Genelde de saunada. Gözünün içine bakarak konuşanlardan. İki kişi bile olsak yanıma oturuyor. Eli, dizi mutlaka değiyor. Teşhirci. Eh , sen misin yapan. Direkt attım havluyu bende. Artık pek edepli. Hiç ama hiç tipim olmamasına rağmen, çekici buluyorum onu.

Değişken yüzüyle son derece karakterist ifadeye sahip aktrist Frances Mcdormand , ilerleyen yaşına rağmen Anthony Hopkins bu klasmana girebilir .
21-Ancak 15 yaşından sonra o kadar da önemli olmadığını, ancak 25 yaşından sonra heves ettiğin, ancak 35 yaşından sonra yapmayı becerebildiğin ve ancak 35 yaşından sonra hiç beceremeyeceğini anladığın şeyler nedir?

Benden yaş ve kafa yapısı olarak daha olgun bir partner tecrübem olsun isterdim. Açıkçası kafa yapısı olarak kendine hürmet ettirip, kontrolü eline bırakabileceğim biri fena olmazdı. (Sıpa'm konu dışı aman diyim) Mevcut halimle çok zor artık.

22-Hayatın boyunca 3-5 kişiye benzetildin. Bunlardan birine benzetilmekten gurur duydun, birine benzetilmekten nefret ettin? Kim onlar ve neden?

Hımm hımm, oldum olası ağırbaşlı ve olgun kişilere benzetildim. Artık sinirimi bozar haldeydi. Bir travesti yıllar önce yılmaz zafere benzetmişti. Adı kezbandı galiba. Gülmekten yerlere yatmıştık . Gurur duymak anlamında kimse gelmedi aklıma. Olmadı herhalde.

11 yorum:

B. dedi ki...

Sayıca çok ve gereğinden fazla görsel olduğunu düşündüğümü belirtip, King'i biraz daha açık görmekten ve onu okumaktan zevk aldığımı söyleyeyim.

O soruların cıvıklığı bize öyleymiş demek ki.
King olunca işler değişti. :))

İkinizin de eline, diline sağlık.

coach dedi ki...

enden yaş ve kafa yapısı olarak daha olgun bir partner tecrübem olsun isterdim. Açıkçası kafa yapısı olarak kendine hürmet ettirip, kontrolü eline bırakabileceğim biri fena olmazdı. (Sıpa'm konu dışı aman diyim) Mevcut halimle çok zor artık.
Ben sana müsait bir zaman diliminde anlatırım nasıl bir tecrübe olduğunu.
Pek doluyum bu konuda.
Caramél, fazla görsel koymuşsun hayatım, mimarı King sandım. Beğendim bu röportajı, muhteşem (!) sorularına karşılık harika yanıtlar almışsın.
devamı bekleniyor. Özellikle summerella'nınki. lol. :)

Adsız dedi ki...

Vaay karamael sende king e boyun eğdin ha, bernaya katılıyorum çok soru heyecansız cevaplar :) King victor'u da geçti zaten adam her heyecanlı olayda sıyrılmayı biliyor :)

Elinize sağlık...

kremkaramel dedi ki...

Kingtir kellemi filan vurdurur benim, neme kazım:)

kremkaramel dedi ki...

Ha bir de cıvık değil ama baba sorular... Herkes böyle açıkça yazamaz özel hayatına dair itiraflarını.

The King dedi ki...

Karamel çok keyifliydi. Görsellerin güzelliği, gösterdiğin özen ve sunum için teşekkür. Benim gibi rasyonel yanı ağır basan sıkıcı bir adam bu kadar soyulabilir ancak!

İlk fırsatta sana krem karamel ısmarlıcam. Hakettin!

The King dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
SeRiOuuS dedi ki...

güzel rptj' da su muzik zınbırtısını kaldırsan bence cok daha guzel olcak :)

kremkaramel dedi ki...

neden? geç mi açılıyo müzk mi baydı?

SeRiOuuS dedi ki...

muzik bayıyor ayrıca calmakta olan guzelım muzıgımı bozuyor :)

Adsız dedi ki...

sayın kıng ve karamel harika bir iş çıkmış ortaya.doğrusu mimar masasında oturan zat- ki ben tanımıyorum muhtemelen ünlü bir mimardır-benim kıng tahayyülüme çok uygun.